Sen: Hyeon-kyeong So
Ülke: Güney Kore
Tür: Fantastik, Romantik, Dram
Oyuncuları afişten görüyorsunuz yani fena bir ekip değil ama benim
favorim Üç Baba Bir Anne'den bildiğim Hyeon Jae Jo. Ama oyunculuğu bu dizide
bana biraz sıradan geldi. Bayan oyunculara ise sözüm yok Gyu Ri
Nam'ın bazen takındığı yapmacık tavırlar hariç ama onca bölüm ağlayabilmiş
olmasından dolayı da tebrik ediyorum. Ölümü kötü oldu ama napalım. Doğrusu
oyunculuğundan hiç hoşlanamadığım tip sadece Su Bin Bae. Oyunculuk
kabiliyetlerine fazlaca takılıyorum çünkü bu anlamda eleştirmeyi fazlasıyla
seviyorum...
Neyse bu bölüme fazla
takılmadan senaryodan bahsetmek istiyorum. Gizemli Bahçe'yle neredeyse eş
zamanlı ilerlemiş olan bu dizi bir cümlede diziye bir atıfta
bulunulmuş. Konunun mistik olması, Gizemli Bahçe'den sonra fantastik
türün ilgi uyandırmış olmasından dolayı yapılmış olabileceğini düşündürttü ne
kadar doğrudur bilemiyorum. Genel itibariyle konuyu sevdim çünkü bize yakın
durumları da yansıtan bir yapısı var. Mesela bizde de yoğun bakımda yatan bir
hastayla ilgili sayısız hikayeler ve durumlardan bahsedilir. Şahsen hiç şahit
olmadım ama eğer bu dizideki gibi bir Ruh bekçisiyle karşılaşacaksam herkes
gibi bende bir süre yoğun bakımda kalmak isterdim. :) Ayrıca zincirleme bir
olay örüntüsü yansıtılmış. Bu mevzu beni hep düşündürmüştür. Düşünsenize otobüse
bir kaç saniye geç kalıyorsunuz ve otobüse doğru koştuğunuzu fark
eden şoför durup sizi alıyor bu süreç içinde veya sonunda sizce kaç
kişinin hayatında ne gibi değişiklikler olabilir? Bunu hiç birimiz bilemiyoruz
yani etki tepki mi dersiniz hayatın diğer yüzümü bilemem ama herkes birbirine
zincirleme reaksiyonlar içinde yaşıyor gibi. Tıpkı bu dizide bahsi geçen
mevzular gibi önceden bilinen sanki sizin için yazılmış senaryoları siz
oynuyorsunuz. Çok enteresan. Bu dizi bunları yansıtmış ve ben birçok açıdan
bunu mesaj bağlamında söylüyorum İslam'a yakın buldum. Yani konu sıradan bir
aşk hikayesine mahkum edilmediğinden bence fazlasıyla geçer not alabilecek bir
dizi. Sizi, hayatta aileniz dışında gerçek değerlerinizin ne olduğunu merak
etme moduna son suratla hazırlayabilecek bir dizi...
Eğer izlemeye
niyetlenirseniz arada kahkaha atmaya (fazla olmasa da), arada ağlamaya (fazla
olmasa da), arada düşünmeye (bence fazlasıyla) hazırlıklı olun. Genel anlamda
dram türüne hizmet ettiği için izlerken eğlenebileceğiniz bir dizi
sayılmaz fakat bunu nasıl başarıyorlar hala anlamış değilim ama birçok
dizilerinde olduğu gibi bu dizide de ara ara içtenliğin kokusunu alacaksınız...
Ha birde Uzakdoğu
gerçekten teknoloji bakımından fazlasıyla ileride bir coğrafya bize nazaran.
Halka anladığım kadarıyla diziler aracılığıyla son teknolojik cihazların
kullanımı hakkında çaktırmadan bilgiler aktarılıyor. Ürün reklamı yapılıyor
demiyorum, cihazlardaki fayda sağlayıcı en yeni özellikler vurgulanıyor. Bu da
dizilerinin kalitesini eğitici olması bakımından yükseltiyor bence. Aynı şeyi
Avrupa daha fazlasıyla yapıyor tabi ona sözüm yok. Bizde artık fonda
kullanılan kocaman reklam panolarından bir an önce kurtulabilsek. Reklamı
diziye sindirerek yapmak başka ürünü izleyenlerin gözüne sokmak başka...
Eğer bahsettiğiniz sanki sizin için yazılmış senaryoları siz oynuyorsunuz. derken kaderden bahsediyorsanız. Kader öyle bir şey değil kader sizin seçimlerinizden ibaret bir olay sadece. :)
YanıtlaSilHocam kaza diyelim o zaman :)
YanıtlaSil