Cuma

Keşke Ender'le beyaz bi teknemiz olsa çok büyük olmasına gerek yok. Sonra ölümüne gezsek. Biraz insanlara karışsak ama çoğu zamanda onlarsız...
Henüz ocak ayının 5 den beri ağlamadığım veya onu düşünmediğim bir gün olmadı. Olursa o mutlu günde onuda bu durumdan haberdar etmeyi düşünüyorum, o an anlamsız gelirse de etmem.
Hep o. Bugüne kadar başka bir şeyi bu kadar düşünseydim garanti veriyorum bilim adamı falan olurdum.
Yıllarca kimseye aşık olamıyorsun. Olunca da belkide çok mutlu ve rahatça yaşayacakken, bu durumun mutluluğu dışında her şeyi yaşıyorsun.
Sanırım onun için kendini tutmak çok kolay, hatta öyle bi derdi bile yok. Sevmiyorsan konuşmak için bahanede aramazsın. Ben kendimi tutabilmek için ne yapmalıyım. O çelimsiz vücuduyla Hellsing'imin içine girip kahraman bile olmaya çalışıyor.
"Sorun tamamen senlik"
Biri beni durdursun artık. Sürekli onunla konuşmak ve yanında olmak istiyorum.
O cümleleri duymamalıydım. Resmen vurdu ve kaçtı işte. Kendini kurtardı belkide. Bunun için sevinmeli yoksa sana da ona da yazık olacak. Dur artık dur!
Sürekli ona gönderemediğim mesajlar yazıyorum. İstemekten vazgeç ki oda mutlu olsun. Bunu kendin için yapamıyorsan onun için yap gerizekalı.
O isterse beni hiçbir yere alıp satmasın, hatta... yine de lanet olsun yinede çok seviyorum. Böyle olmak zorunda mı?
"Yollarımız ayrıldıktan sonra bu ani duygu değişimin normal mi?" Ayrılmak mı? Yol mu? Hangi yol? Nasıl bi yol? Nereye gider? Nasıl kıvrılır? Ani mi? Bu durumu sen sağlamadın mı?
Tamam sorun tamamen benlik.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder